7 bin kişinin dinlenildiği haberleriyle kamuoyuna yansıyan 'Selam Örgütü' soruşturması kapsamında dosyada yer alan şüphelilerin ifadeye çağrılmasına başlandı. İfadeye çağrılanlar arasında yer alan yazar Mustafa İslamoğlu adliyeye gelerek ifade verdi.
 
İFADEYE ÇAĞRILAN İSİMLER
 
'Selam Örgütü' soruşturması yeni savcı tarafından sil baştan ele alınarak dosyada yer alan şüpheliler ifadeye çağrılmaya başlandı. İfadeye çağrılanlar arasında İHH Başkanı Bülent Yıldırım ve gazeteciler İbrahim Karagül ile Hakan Albayrak'ın yanı sıra yazar Mustafa İslamoğlu ve Abdülhamit Çelik, Adem Yerlikaya gibi isimler bulunuyordu.
 
İSLAMOĞLU, ADLİYEYE GELEREK İFADE VERDİ
 
Soruşturma daha önce uzun süre Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 10. madde ile yetkili Savcı Adem Özcan tarafından yürütüldü. Soruşturma ile ilgili haberlerin ardından Özcan, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı'na atandı. TMK Savcılığı'nın kaldırılmasının ardından soruşturma dosyası 'terör ve örgütlü suçlar soruşturma bürosuna' verildi. Dosya, 17 Aralık soruşturmasının ardından görevlendirilen savcılardan biri olan Savcı İrfan Fidan'a verildi. Üç senedir yürütülen soruşturma dosyası üzerinde incelemesini tamamlayan Savcı Fidan, aralarında gazetecilerin de bulunduğu bazı isimler hakkında takipsizlik kararı verdi. Takipsizlik verilen isimler henüz kamuoyuna açıklanmazken ifadeye çağırılan isimlerden yazar Mustafa İslamoğlu bugün Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek savcı Fidan'a ifade verdi.
 
"BİZ ZATEN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTUK"
 
Yazar İslamoğlu adliye çıkışında basın mensuplarına yaptığı açıklamada "Daha önce paralel yargı tarafından Selam Terör Örgütü davası kapsamında bizlerin de adının karıştırıldığı dosya açılmış ve biz bu dosyayı açan hakim ve savcılar ve dinlemeleri yapan emniyet mensupları hakkında zaten suç duyurusunda bulunmuştuk. Şimdi o dosya çerçevesinde ifade vermeye geldik. İfademizi verdik, çıkıyoruz. Yani paralel yargının terör davası konusunda ifade verdik. Suç arkadaşlarımız arasında 2000 kişi var. MİT müsteşarından tutun devletin en tepesine kadar yöneticilerle suç ortaklığı yapıyormuşuz. Dolayısıyla davaya ifademizi verip çıktık" ifadelerini kullandı.
 
"SOMUT HİÇBİR ŞEY YOK"
 
Bir gazetecinin sorusu üzerine İslamoğlu "Somut hiçbir şey yok. Sadece ve sadece dinlemeler var. Dinlemelerle ilgili de hiçbir şeyin bulunamadığı tespiti yapılmış. Bunun için de dinlemelerde bir tespit yapılamadığı için dinlemeler sonlandırılmış" dedi.
 
Dosyanın kapsamının 2 bin kişi olduğunu ifade eden İslamoğlu, "İçerik olarak zaten sorulacak bir şey yok. Çünkü ortada bir delil yok. Ben sadece şunu söyledim; 'bu tuzun kokması halidir. Tilkinin kırk oyunu vardır. Kırk oyunu da bir birinden beterdir. Dolayısıyla Başbakanın bunu bilmesinde yarar vardır. Eğer bunu bilirse hayal kırıklıkları yaşayamayız. Bu anlamda tuzun kokması halidir. Çünkü eğer vatandaşın adalet talebi olursa bunu yargı karşılar. Yargı vatandaşa haksızlık yaparsa bunu ne karşılar?' dedim. Dolayısıyla ifadem böyle oldu. ve davacı olduğumu, bu davada takipsizlik kararının verilmesini beni teskin etmeyeceğini, sevindirmeyeceğini eğer bizi terörle ilişkilendiren bu karanlık yapı, yargıya sızmış bu karanlık yapı, emniyete sızmış bu karanlık yapı benim gibi buraya mahkemeye çağrılıp yaptıklarının hesabını verirlerse o zaman ancak şimdi hak yerini buldu diyeceğimi söyledim" şeklinde konuştu.
 
Öte yandan, söz konusu soruşturma kapsamında Hüseyin Avni Yazıcıoğlu, oğlu Seccad Yazıcıoğlu ve gazeteci Adnan İnanç'ın da gelip ifade verdiği öğrenildi.