Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın ziyaretiyle ilgili görüntülere yer veren Suriye Cumhurbaşkanlık ofisi internet sitesinin bildirdiğine göre Doğu Guta’nın derinliklerinde radikal terörden kurtarılan bölgeler ve cephenin ön hatlarında askerlerle bir araya gelen Beşşar Esad; onlarla bir araya gelerek onlarla operasyonların seyri hakkında sohbet etti.

Esad ordu birliklerinin teröre karşı zaferlerini kutlarken, bu zaferlerin Suriyeli yurtsever herkesin zaferleri olduğunu belirtti. Suriye ordusunda her askerin bir gurur kaynağı olduğunu ifade eden  Esad; Doğu Ğuta’daki operasyonların seyrini yakından ve adım adım takip ettiğine işaret etti.

Esad’ın Doğu Guta bölgesindeki temasları öyle bir ortamda gerçekleşiyor ki bu bölgenin önemli kesimi uzun zaman sonrası Suriye ordusu güçlerince kurtarılmış ve bölgede istikrar sağlanmıştır

Doğu Guta çatışmaları eksenli Suriye gelişmeleri son dönemde dünyada muhtelif medya organlarının birinci haberi konumuna gelmiştir.

Suriye ordusu ve direniş güçlerinin ülkenin doğu, kuzey ve kuzey batı kesimlerinde terör örgütlerine karşı mücadelede elde ettikleri başarı ve zaferler ardından, başkent Şam’ın boğazı olarak olarak tabir edilen Doğu Guta’ya gelip dayanmış ve Suriye ordusu ile müttefikleri bu bölgenin kurtarılmasına odaklanmıştı.

400 bini aşkın bir nüfusa sahip olan Doğu Guta başkent Şam’ın yakınında çok önemli ve stratejik bir bölgedir. Bu bölge ayrıca Şam havaalanına yakın olması bakımından da büyük önem taşımaktadır. Bunun için de batılı ülkeler ve arap gerici devletlerinin desteğindeki tekfiri ve terör örgütleri başkent Şam’a nüfuz edebilmek amacıyla bu bölgenin kontrolünü kendi ellerinde bulundurabilmek için tüm güçlerini kullanmış ve hükümet güçlerinin bölgeye girmesine engel olmaya çalışmışlardır.

Doğu Guta’nın teröristlerden kurtarılarak bölgenin temizlenmesi, onların en son kalelerinin çökmesi ve artık başkenti ele geçirme hayallerinin boş çıkması demektir. Sürekli olarak sivil halkın can kaybına neden olan terörist ve tekfirci örgütlerin Şam mahallelerine yönelik havan topu ve roket saldırıları Doğu Guta bölgesinin kurtarılması önemini daha somut bir şekilde gözler önüne sermekteydi. Nitekim bölgede operasyon başlatan Suriye ordusu şimdiye kadar Doğu Guta bölgesinin %80’lik bir kesiminin kontrolünü tam olarak ele geçirilmiş ve geri kalan %20’lik kesiminden de teröristlerin silinip atılması için mücadele tüm şiddetiyle devam etmektedir. Gerçi teröristlerin destekçileri Doğu Guta’de ufak bir kesimin daha kontrolünü elinde bulundurarak gelecek siyasi görüşmelerde kendilerine pay hakkı elde etmeye çalışmaktalar ama anlaşıldığı kadarıyla artık bu plan da teröristler ve hamileri açısından bir faydası yoktur ve Suriye ordusu tüm bölgeyi kurtarmaya azmetmiş bulunmaktadır. Öyle ki uzmanlar Doğu Guta olayının artık son aşamasına gelindiğini ve mesele Suriye yönetiminin yararına bitmek üzere olduğunu belirtiyorlar.

muhtelif yabancı ülkelere bağımlı olan farklı milliyetlerden bir çok terör örgütünün bu bölgedeki bir kaç yıllık varlığı her zaman söz konusu sultacı yabancı ülkelerin bu bölgelere girmeleri için bir bahane olmuştu. Bunun için de Şam yönetimi ve müttefiklerinin Doğu Guta bölgesini kurtarması ve operasyonları kesin sonuca kadar sürdürme azmi teröristlerin destekçilerini panikletmiş ve onların alelacele meseleyi BM Güvenlik konseyine taşıyarak insan hakları, insani yardımlar gibi kavramlardan suiistifade ederek çatışmaların bir an önce durdurulması yönünde kararname çıkarmak istemelerine sebep olmuştur.

Sputnik haber ajansı Doğu Guta ile ilgili verdiği bir yorumunda şöyle yazıyor: Doğu Guta’daki mevcut askeri durum ve Amerika ve öteki destekçilerin bu bölgedeki teröristlere yardım elinin kesilmesi nedeniyle derhal yumuşak bir savaş başlatarak direniş eksenini ve Suriye devletini karalamaya ve bu vesileyle savundukları terör örgütlerini kurtarmaya çalışmışlardır.

Zaten yıllardan beridir batılı devletler ve onların arap uşakları suriye silahlı kuvvetlerinin bölgede bir operasyon başlattıkları her defasında geniş bir karalama kampanyası ve psikolojik savaş başlatarak, asılsız suçlama ve iddialarla Doğu Guta bölgesinin kurtarılmasına çalışmışlardır.