Ana Sayfa İç Gündem Ülke Gündemi Dünya Gündemi Kütüphane Etkinlik Kültür -Sanat- Bilim Haber - Analiz Caferider
Görmez: Türkiye Sünnicilik yapıp ihtilafta taraf olmamalı
Türkiye böyle bir lükse sahip değil
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
15-07-2014 10:31 - 1012 Okunma


Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, televizyon ve gazetelerin Ankara temsilcileriyle iftar sofrasında buluştu.



Basın mensuplarıyla gerçekleşen iftar programında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, İslam dünyasının içinde bulunduğu durum, son günlerde İsrail’in Gazze’ye yönelik zalim saldırısı, mezhep çatışması, Türkiye’de dini hayat araştırması, Diyanet’in özerkliği, Ayasofya ve Ruhban okulu gibi konulara açıklık getirdi.

Son yıllarda İslam dini, Müslümanlar, İslam coğrafyası tarihin en zorlu süreçlerinden geçiyor. Son on senede özellikle Suriye ve Irak'ta başlayan ve dünyanın "mezhep çatışmaları" olarak okuduğu hadiseler, Müslümanları daha fazla parçalanmışlıklarla karşı karşıya getiriyor. Bu hadiseleri çağdaş dünya okumakta zorluk çekiyor. Yani bir Müslümanın yine bir başka Müslümanı hem de bir Ramazan günü, birisinin tekbir getirerek bir başka Müslümanı acımasızca katletmesi diğerinin de yine tekbir getirerek can vermesinin izahını çağdaş dünya yapmakta zorlanıyor. Bizim çocuklarımızın, gençlerimizin bunları anlaması mümkün değil.
 

“Türkiye, Sünni-Şii ikileminde ihtilafın bir tarafında yer alma lüksüne sahip değildir…”

Türkiye'nin birkaç hususa dikkat etmesi gerekiyor. Birisi; asla hakem rolünü kaybetmemesi gerekiyor. Yani tarihte İslam, Müslümanların o ana kitlesini teşkil eden ehli sünnet yolunda olabilir ama hiçbir zaman Sünnicilik yaparak Sünni-Şii ikileminde ihtilafın bir tarafında yer alma lüksüne sahip değildir. Daima o hakem rolünü üstlenmesinde fayda var. Çünkü Türkiye, bütün dünyada da gerçekten insanların umut bağladığı bir ülke, coğrafyadır. Onun için bilhassa bu noktada çok dikkatli davranması gerekiyor. Din hizmetleri ve din eğitimi meselesini çözebilmiş olması Türkiye'nin en önemli şanslarından biridir. Bugün İslam coğrafyasında, Müslüman ülkelerin, bu kargaşaların yaşandığı İslam ülkelerinde en önemli sebeplerden biri din hizmetleri ve din eğitim meselesini çözememişlerdir. Her cami bir fırkaya, bir gruba dönüşmüştür.

“Müslümanların birbirlerine uzattığı kurşunlar bomba olup Gazze’nin başına yağıyor…”

Müslümanların birbirlerine uzattığı kurşunlar aynı zamanda bomba olup Gazze'nin başına yağıyor. Bütün İslam ülkeleri kendi dertleriyle uğraşırken bir taraftan da maalesef her ramazan neredeyse bir ramazan klasiği haline gelen Gazze'ye yönelik bu acımasız ve zalimce sadırıyı kabul etmek mümkün değil. Masum sivil insanlar, oruçlu, iftar, sahur vakitlerinde, içlerinde çoğunlukla kadın ve çocuklar ve daha ne olacağı belli değil.  Bütün bunlar yaralarımızı çok daha derinleştiriyor.

“Diyanet İşler Başkanlığının, daha özerk bir kuruluş olması önemlidir…”

Diyanet İşler Başkanlığının daha özerk bir kuruluş olmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Din eğitimi ve din hizmeti sorununu çözemeyen Müslüman ülkelerde birlikte yaşama ahlakı, hukukunu da inşa etmek mümkün değildir. Onun için Türkiye birlikte yaşama hukukunu, birlikte yaşama ahlakını çok daha güçlendirerek, asla bu mezhep ihtilaflarında her hangi bir tarafta yer almadan bir hakem rolünde yoluna devam etmesi son derece önem arz ediyor. Bu noktada da hem Diyanet İşleri Başkanlığının varlığı, ilahiyat fakültelerinin varlığı çok daha önem arz ediyor. Belki Diyanet İşleri Başkanlığının daha özerk bir kurum olması, hem dini ilmi bakımdan hem idari bakımdan özerk bir kuruluş olması, anayasal bir kuruluş olma özelliğini devam ettirerek ama daha özerk bir kuruluş olmasının önemli olduğunu düşünüyorum. Diyanet İşleri Başkanlığının kendi ayakları üzerinde durabilen ve kendi bütçesi olan bir kurum olarak yoluna devam etmesi çok daha faydalı olacaktır.

 Alevi meselesi…

Tanımlayıcı olmadan, anlayıcı davranarak, meseleyi teolojik tartışmalara çekmeden, kim kendisini nasıl tarif ediyor bakmadan, herkesin kendi düşündüğünü, inandığını özgürce ifade etmesi, o inanca uygun yaşama imkanına kavuşması önem arz ediyor. Bütün bu dünyalardan ibret alarak ileride ülkemizde herhangi bir sorun yaşanmaması bakımından bu çok önemlidir.

Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
15-07-2014 10:31 - 1012 Okunma
Caferider Web TV
Video Galeri
Foto Galeri
Yazarlar Tümü
Şirali Bayat
ŞİA-CAFERİ AZERİ MİLLETİNİN YÜCELİŞ SERÜVENİ
Av. Sinan Kılıç
Selahattin Özgündüz’e neden saldırıyorlar?
İbrahim ŞEREN
ALLAH PEYGAMBERİNİ MUHATAP ALARAK YÜCE KURAN’DA ŞÖYLE BUYURUYOR
Mehdi AKSU
İRAN’DA SÜNNİLER!
Hamit Turan
ŞÎR-İ FIZZA
Çayan Uludağ
Mekteb-i Kerbela
Abdullah Turan
İmam Mehdi'nin Dünyaya Geldiğini İtiraf Eden Ehl-i Sünnet Âlimleri
Kasım Alcan
Hiç olmazsa dünyanızda özgür kişiler olun
Namık Kemal Zeybek
Osmanlı'da Alevi Katliamı
Orhan Kiverlioğlu
Biz büyük devlet iken
Seyyid Ahmedi Safi
Tüm Müslümanları ilgilendiren önemli sorun
Hüseyin Çaça
Kerbela Hadisesi-1-
Musa Ayaztekin
Muta Nikahı Nedir, Ne Değildir?
19-04-2024 | Ana Sayfa | Ana Sayfam Yap | Sitenize Ekleyin | Künye | Foto Galeri | Video Galeri | Yazarlar | İletişim | RSS
CaferiDer ® 2012  
Sitede bulunun içerikler ve analizler kaynak gösterilerek alıntılanabilir Tasarım & Yazılım : Network Yazılım