Ana Sayfa İç Gündem Ülke Gündemi Dünya Gündemi Kütüphane Etkinlik Kültür -Sanat- Bilim Haber - Analiz Caferider
Türkiye Dürüst Niyetini Pratikte Göstersin
Muallim Meyadin kanalına konuştu
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
02-10-2012 10:50 - 891 Okunma

 

NEW YORK – Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velid el-Muallim; BM Suriye özel temsilcisi el-Ahdar el-İbrahimi’nin görevinde başarılı olmasının, komşu ve başka ülkelerin yanı sıra batının Suriye'deki teröristlere destek ve barınak teminine son vermeleriyle koşullu olduğunu belirterek, Amerika ve terörü destekleyen herkesin bu destekleriyle terörün tadını alırlar.
 
Meyadin Kanalına açıklamalarda bulunan Suriye Dışişleri Bakanı Muallim; hoşgörülü ve vatansever Suriye halkının tüm kesimleriyle kapsamlı ulusal uzlaşmaya girmeleriyle krizi aşma gücüne sahip olduğuna güvenini ifade etti.
 
Muallim; BM genel kurulu toplantılarında gördüğü kadarıyla Suriye'nin kendisine yönelik evrensel komploda üye olarak gördüğü ülkelerin tutumlarında bir değişiklik görmediğine işaret etti. İki arada kalan bir tutum takınan ülkelerde ise Suriye'den yana bir tutum meydana geldiğini söyleyen Muallim; bu ülkelerin Suriye'de derhal şiddete son vermekle birlikte kampsalı ulusal diyalog aracılığı ile siyasi ve barışçıl bir çözümün sağlanmasını talep ettiklerini ekledi.
 
Arap Birliği genel sekreterinin sürekli olarak Suriye'deki krize herhangi bir çözüm yada kararın güvenlik konseyinin yedinci bölümü altında olması gerektiğine ilişkin açıklamaları konusunda Muallim; nebil el-Erabi’nin bu talebinin eski mevkidaşının Libya’da yaptığından kıskandığı anlamına geldiğine işaret etti.
 
Arabi’nin BM ve güvenlik konseyinde İsrail'e ilişkin yüzden fazla kararın çıktığını ve bu kararların hiç birinin yedinci bölüm kapsamında çıkmadığını iyi bir şekilde hatırlaması gerektiğine dikkat çeken Muallim; böyle bir şeyin Suriye'ye karşı askeri müdahale için fırsat kullanılacağını gayet iyi bir şekilde bilmesine rağmen bu bağlamda ısrarının anlaşılır olmadığını söyledi.
 
Meşruluğun kaybedilmesi konusunda bir soruyu cevaplayan Muallim; bundan söz edenlerin, meşruluklarını tespit etme ihtiyacında olan cahiller olduklarını yada Suriye'yi hedef alan komploda üye olduklarını ifade etti. Bu gibi açıklamalarda bulunanların, kendi geleceğini belirlemede Suriye halkının bağımsızlık ve özgürlüklerini ihlal ettiklerini belirten Muallim; güvenlik konseyi kararlarının bile halkın kendi geleceğini belirleme hakkına sahip olduğunu vurguladığına dikkat çekti.
 
Muallim; dünyada Suriye halkından başka hiç kimsenin Suriye'yi kimin yöneteceğine karar verme hakkına sahip olmadığının altını çizdi. Krizin süresini uzatma hedefleri haricinde bu hayallerinden vazgeçmeleri gerektiğine işaret eden Muallim; fakat gördüğü kadarıyla krizin süresini uzatmak niyetinde olduklarını ekledi.
 
El-İbrahimi ile görüşmeleri konusunda Muallim; görüşmelerin iyi ve umutlu olduğunu ifade ederek Suriye'nin bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğünü koruyan uluslararası kararın bulunduğuna işaret etti.
 
Muallim; Suriye'nin, belirli ilkeler temelinde el-İbrahimi ile tam bir işbirliği içinde olacağını ve görevinde başarılı olması için her türlü desteği vereceğini yineledi.
 
İbrahimi’nin ziyareti konusunda Muallim; bir kaç gün içinde olacağını ve sadece Suriye'yi değil bölge ülkelerini kapsayacağını söyledi.
 
Türkiye'nin Niyetinin Dürüstlüğünü Pratikte Göstermesi Gerekiyor
 
Mısır’ın önerdiği ve dörtlü girişim olarak bilinen çözüm girişimi dahil olmak üzere ortaya koyulan girişimler konusunda Muallim; Suriye'nin güzel ve dürüst niyet taşıyan her girişimi desteklediğini ve desteklemeye de devam edeceğini yineledi. Fakat Suudi Arabistan’ın komitenin toplantılarına katılmadığına işaret eden Muallim; dolayısıyla dörtlü değil de üçlü demenin daha doğru olacağını açıkladı.
 
Muallim; her girişimde niyetin dürüst olması gereğine dikkat çekerken, fakat Türkiye'nin niyetinin ne kadar dürüst ve iyi olduğunun pratikte görülmesi önemine vurgu yaparak Suriye'nin tanık olduğu şiddetin en büyük bölümünün Türkiye kaynaklı olduğuna işaret etti.
 
Suriye'nin Türk halkıyla en iyi ilişkiler idealinde olduğunu belirten Muallim; Türkiye ile ilişkilerinde Receb Tayyib Erdoğan hükümetiyle Türk halkını birbirinden ayırdığının altını çizdi. Muallim; Suriye düşman kesilenin Türk halkı değil de Erdoğan hükümeti olduğuna dikkat çekerek, tam aksine Suriye ve Türkiye halkları arasında tarihe dayalı derin köklerin bulunduğunu, ortak ekonomik çıkarlar ve akrabalık bağlarının mevcut olduğunu söyledi.
 
Muallim; fakat ne yazık ki Erdoğan hükümetinin tüm bunları baltalamaya çalıştığına dikkat çekerek, Türkiye'de Erdoğan hükümetinin bu davranışlarından rahatsız olanların bulunduğunu hatırlattı.
 
Erdoğan hükümetinin Suriye'de vahşi eylemlerde bulunan teröristleri muhtelif ülkelerden toplayıp Türkiye topraklarında eğitmeleri ve güvenli bir şekilde barındırmaları ardından silah ve para desteğiyle halkı öldürmek için Suriye'ye gönderdiğinin artık herkes tarafından bilindiğine dikkat çeken Muallim; Erdoğan hükümetinin, Suriye'de savaşmaları için Afganistan, Libya, Tunus, Cezayir ve başka ülkelerden terör örgütlerini topladıklarını söyledi.
 
Suriye'ye gönderilen teröristlerin bir kısmının Filistin'de savaşacakları oyunlarıyla kandırıldıklarını ifade ederken, bir kısmının ise fitneci ve kinci cami imamları yada hatiplerinin provokasyonuyla geldiklerini, fakat bunların hiç birinin Suriye'ye paraşütle inmediğini belirtti.
 
Muallim; Suriye Arap Ordusunun, teröristlerin izlerini komşu ülkelerde takip etme hakkı ve bunun savaş sahasını genişleteceği yada bölgesel bir patlamaya yol açacağı konusunda ise; Türkiye'nin Kürdistan İşçi Partisi (PKK) elemanlarını Kuzey Irak’ta kovalamasıyla uluslararası ilişkilerde bu bağlamda öncü olduğuna dikkat çekti.
 
Suriye'nin özellikle Irak, Lübnan ve Ürdün ile en iyi komşuluk ilişkileri kurma özeninde olduğu için böyle bir politika izlemediğini ve izleyeceğini de sanmadığını söyleyen Muallim; fakat sırları kontrol altına almanın, sınırın iki tarafının işbirliğini gerektirdiğinin altını çizdi.
 
Muallim; bir ülkeye terör gönderenlerin, mutlaka terör göreceklerine işaret ederek, komşu ülkelerden Suriye'ye gelen teröre son verme ve sınırların işbirliği ile kontrol edilmelerinde en iyi yöntemin diplomasi olduğunu söyledi.
Paylaşım :
Mail Yazdır Yorum Yaz 0 Yorum
02-10-2012 10:50 - 891 Okunma
Caferider Web TV
Video Galeri
Foto Galeri
Yazarlar Tümü
Şirali Bayat
ŞİA-CAFERİ AZERİ MİLLETİNİN YÜCELİŞ SERÜVENİ
Av. Sinan Kılıç
Selahattin Özgündüz’e neden saldırıyorlar?
İbrahim ŞEREN
ALLAH PEYGAMBERİNİ MUHATAP ALARAK YÜCE KURAN’DA ŞÖYLE BUYURUYOR
Mehdi AKSU
İRAN’DA SÜNNİLER!
Hamit Turan
ŞÎR-İ FIZZA
Çayan Uludağ
Mekteb-i Kerbela
Abdullah Turan
İmam Mehdi'nin Dünyaya Geldiğini İtiraf Eden Ehl-i Sünnet Âlimleri
Kasım Alcan
Hiç olmazsa dünyanızda özgür kişiler olun
Namık Kemal Zeybek
Osmanlı'da Alevi Katliamı
Orhan Kiverlioğlu
Biz büyük devlet iken
Seyyid Ahmedi Safi
Tüm Müslümanları ilgilendiren önemli sorun
Hüseyin Çaça
Kerbela Hadisesi-1-
Musa Ayaztekin
Muta Nikahı Nedir, Ne Değildir?
23-04-2024 | Ana Sayfa | Ana Sayfam Yap | Sitenize Ekleyin | Künye | Foto Galeri | Video Galeri | Yazarlar | İletişim | RSS
CaferiDer ® 2012  
Sitede bulunun içerikler ve analizler kaynak gösterilerek alıntılanabilir Tasarım & Yazılım : Network Yazılım