Sevgili Ehl-i Beyt dostları,

 

Türkiye Caferilderi Lideri değerli Selahattin hocam, Değerli Milletvekili arkadaşlarım, Değerli Kaymakamım, Belediye Başkanlarım, Ehl-i Beyt dostlarım, sevgili canlar hepinizi yürekten selamlıyorum.

 

Allah, muharrem ayında yapmış olduğunuz sevapları kabul etsin. Tabi çok güzel konuşmalar yapıldı.

Hepsi çok önemli ama önemli olan başka bir şey var. Bu törenleri bu güne kadar organize eden, getiren bu güzel ülkemizde bize bayrağımızın altında birlik, beraberliğimizin bozulmamasını temin eden çok değerli Selahattin hocama, dernek yöneticilerine, emeği geçen değerli belediye başkanıma, devletimizin yetkili organlarımıza ve bizim güvenliğimizi sağlayan, bizim huzur içinde bu muhteşem anma gününde burnumuz bile kanamadan bu işleri yapmamıza vesile olan herkese yürekten teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar, varolsunlar.

 

Değerli canlar, bilindiği üzere muharrem ayı İslam dünyası için önemli bir aydır. Bu ay Müslümanlar tarafından Hicri yılbaşı olarak kabul edildiği gibi matem ayı olarak da kabul edilmiştir. Zira muharrem ayının Aşura olarak bilinen onuncu gününde Hz. Mustafa efendimizin can parçası olan Ehl-i Beyt imamlarının üçüncüsü Hz. Hüseyin efendimiz yetmiş iki yareniyle birlikte Kerbela denilen yerde şehit edildi, katliama maruz kaldı. O günden beri onların acıları yüreğimizi inletmekte ve biz hiç dinmeden o acıları hep hissetmekteyiz. Bu elim olay asırlardır Allah’a ve Resulüne iman eden bütün müminleri derinden yaralamış ve acılara gömmüştür. Yine Hz. Hüseyin ve 72 şüheda tüm müminlerin kalbinde taht kurarken ona ve yakınlarına bu zulmü reva gören Yezit ve yandaşları tarihe ve vicdanlara mahkûm edilmiştir.

 

Değerli dostlar, değerli canlar hiç kuşkusuz Hz. Hüseyin’in yolu dedesi Hz. Muhammed’in yoludur. O yol haklının ve zulme karşı duranın, o yol hakkın, hukukun, özgürlüğün, adaletin, vefanın, söze sadık kalmanın ve erdemin yoludur. Hz. Hüseyin’i sevmek, onun uğurunda canını feda ettiği değerlerine sahip çıkmaktır. Hz. Hüseyin asalet ve ahlakını kuşanmaktır. Onun duruşuyla durup, yiğitliğini sergilemektir. Öyleyse geliniz aynı imanı, acıyı ve özlemi taşıyan kalplerimizi birleştirelim. Yüreğimize İmam Hüseyin’i alalım, gönüllerimizi birbirimize açalım, kollarımızı muhabbetle buluşturalım; feraset, basiret, sorumluluk ve duyarlılıkla ümmet olarak daha iyi bir gelecek inşa edelim. Bu vesileyle Hz. Hüseyin ve 72 şühedayla birlikte vatan uğrunda canlarını feda eden şehitlerimizi rahmetle yâd ediyorum. Kaderimiz olan bu coğrafyada, yaşadığımız bu coğrafyada Allah birlik ve beraberliğimizi bozmasın diyor, hepinize saygı ve hürmetlerimizi sunuyorum.