İslam dini hiçbir zaman mazlum olmaktan kurtulmadı. Zaten mazlumların dini oldu. Mazlumlar sahip çıktı ve canları pahasına koruyarak yaşayıp yaşattı. O dini getiren peygamber de mazlumdu o peygamberi hayatları pahasına koruyup kollayanlar da muzlumdu.
Bu din ilkelerden şaşmayanların, lillah yaşayanların, canlarını bir kere rabbine satanların, koruyup yaşatacağı bir dindir. Bu da ancak kardeşlik hukukunu koruyarak üstesinden gelinebilecek bir durumdur.
Bu dinin en temel ilkelerinden biri de kardeşlik hukukudur. İslam kardeşliğidir.
Ensarla muhacirin  kardeşliği en zirve kardeşliktir. Ancak ne var ki o zirve kardeşliği yakalama çabası bir yana kardeşler arasında gittikçe derinleşen uçurumlar İslam dünyasını büyük bir felaketin eşiğine doğru götürmekte. Kardeşi kardeşe düşman eden, ötekileştirip katline ferman yazan tekfirci anlayış, gözünü dünya ihtirası, makam mevki sevdası köreltmiş anlayışların penceresinde kardeşlik hukukunun silueti bile kalmamış.
Kur’anı Kerimde :“O gün, Allah'a karşı gelmekten sakınanlar dışında, dost olanlar (bile) birbirlerine düşman kesilirler.” Buyrulmaktadır.
Hz. İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: “Mümin müminin kardeşidir, bir bedene benzer eğer onun bir parçası acırsa diğerleri de onu hisseder.” Buyurmaktadır.
Saadi Şirazi ise şiirinde bunu şöyle özetler:
Âdemoğulları tek vücut uzvudurlar
Ki, yaratılışları aynı mücevherdendir
Eğer uzvu ağrırsa bir gün
Elbet öteki uzuvlar rahat kalamazlar
Sen ki başkasının üzüntüsünden uzaksın
Adını insansın diye adlandırmazlar
 
Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor: Müslüman’ın Müslüman üzerinde hakları vardır. Herkes o haklara uymalıdırlar. O haklar şunlardan ibarettir:
-Onun sırlarını saklı tutmak
-Kardeşini af ederek ona şefkatli davranmak
-Yanlışlarını düzeltmek
-Mazeretini kabul etmek
- Onu kötülere karşı korumak
-Onun için hayırlı olanını istemek
-Ona vermiş olduğu vaatleri yerine getirmek
-Hastalandığında onu ziyaret etmek
-Cenazesinde hazır bulunmak
-Hediyesini ve davetini kabul etmek
-Hediyelerini karşılıksız bırakmamak
-Çalışmalardan dolayı teşekkür etmek
-Yardımcı olmak
-Namusunu korumak
-İhtiyacını gidermek
-Sorunlarını gidermek
-Selamını cevaplamak
-Sözüne ve söylediklerine saygılı olmak
-Hediyesini en iyisinden almak
-Yeminine inanmak
-Dostuyla dost olmak
-Olaylara ve zorluklara karşı onu yalnız bırakmamak
-Kendisi için istediklerini onun içinde istemek.
Resul-i Ekrem (s.a.a) kardeşlik ayetini “Müminler kardeşlerdir.” okuduktan sonra şöyle buyurdu: Müslümanların kanı aynıdır. Eğer birisi ona sığınak ve güvence veriyorsa diğerleri de o hale bağlı kalmalıdırlar. Herkes ortak düşman karşısında birlik içinde olmalıdırlar.
Ancak ne yazık ki ortak düşman için değil düşmanla ortak ve birlik içinde kendi kardeşinin kanını emmektedir.