Avrupa Birliği ülkeleriyle ikili ilişkilerde terörle mücadeleyi öncelikli başlıklar arasında tutan ve bu alanda etkin işbirliğine büyük önem veren Türkiye, Belçika’yla üçlü bir mekanizma oluşturdu. PKK ve DHKP-C gibi terör örgütlerinin üyelerinin topraklarında faaliyet göstermesine pek ses çıkarmayan Belçika, Türkiye’nin terörle mücadele konusunda sık sık sorun yaşadığı ülkeler arasında yer alıyor. Brüksel’de iki ülkenin dışişleri, içişleri ve adalet bakanlarını bir araya getiren toplantıda başta terörle mücadele konusu olmak üzere güvenlik ve adalet alanındaki işbirliğinin artırılması ve üçlü mekanizmanın sürekli hale getirilmesi kararlaştırıldı.

Türkiye’yi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in temsil ettiği toplantıda Belçika kanadında Dışişleri Bakanı Didier Reynders, İçişleri Bakanı Joelle Milquet ve Adalet Bakanı Annemie Turtelboom yer aldı. Türkiye ve Avrupa Birliği arasında terörizmle mücadele alanında sürdürülen mevcut diyalogdan duyulan memnuniyetin dile getirildiği toplantıda, bu mücadelede tarafların uluslararası hukuktan kaynaklanan sorumluluklarına uygun olarak tedbir alacakları teyit edildi. Üzerinde uzlaşı sağlanan bir başka unsuru da terörizmin finansmanıyla mücadele oluşturdu. Polis İşbirliği Alanında Mutabakat Zaptı ve Adli İşbirliğine Dair Ortak Açıklama da toplantı sonunda imzalanan metinler oldu.

Görüşmede PKK’nın Avrupa’daki faaliyetleri ve buna karşı alınması gereken önlemleri gündeme getiren Türk tarafı, Belçikalı bakanlardan bu konuda yürütülen çalışmalar ve sürmekte olan adli süreçlerle ilgili bilgi aldı.
 
Davutoğlu, düzenlenen ortak basın toplantısında, “Konuşulanları hayata geçirecek olan bütün kurumların bir masa etrafında toplanması, özellikle terörle mücadele konusunda somut adımların atılmasının en önemli garantisidir” derken toplantının zamanlamasına da dikkat çekti. İki ülke bakanlarının uluslararası güvenlik sorunlarının arttığı, Türkiye’yi ve Avrupa’yı tehdit eden terör konularının gündemde olduğu bir dönemde bir araya geldiklerine dikkat çeken Davutoğlu, “Son dönemde Türkiye’deki gelişmeler ve oluşan olumlu atmosfer ile Fransa’da gerçekleştirilen bazı infazlar bir arada düşünüldüğünde bu dönemde atılacak adımların önemi daha da iyi anlaşılır” dedi. Davutoğlu, atılan imzaları da “somut işbirliğinin meyvesi” olarak tanımladı.
 
Üçlü formattaki ilk toplantı 2008’de İstanbul’da yapılmıştı. Türkiye bu toplantının 2010’da tekrarlanmasını istediyse de Belçika buna yanaşmadı. Bundan sonra ise toplantıların düzenli olarak her yıl yapılması öngörülüyor. Bir sonraki toplantının adresi de İstanbul olacak. Ankara, Belçika’yla devreye soktuğu bu uygulamayı diğer Avrupa ülkelerine de yaymak istiyor. İlk hedef olarak Almanya belirlenirken Avrupa Birliği’nin “küçük ölçekli” ülkelerine de öncelik verilecek.
 
Geçmişte özellikle DHKP-C ve PKK konusunda iyi bir performans sergilemeyen Belçika’nın bu aşamadan sonra takınacağı tavır, “işbirliğinin meyve verecek aşamaya gelip gelmeyeceğini” gösterecek en önemli unsuru oluşturacak. Türkiye, kağıt üzerinde oldukça olumlu ve pozitif etki yaratma potansiyeli olan bu mekanizmanın güçlü bir siyasi iradeyle uygulamada da somut sonuçlar doğmasını sağlayacak şekilde işletilmesini istiyor.