Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, nüfus oranları dikkate alındığında camisi en az olan ilin İstanbul olduğunu söyledi.

Konuyla ilgili yapılan açıklamaya göre, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, İstanbul'un Avrupa Yakası'nda bulunan camilerin dernek başkanlarıyla, İstanbul Müftülüğü'nce düzenlenen "Avrupa Yakası Cami Dernek Başkanları İstişare Toplantısı"nda bir araya geldi.

"Konya, Kastamonu ve İstanbul'da cami sayıları eşit"

Fırat Kültür Merkezi'ndeki toplantıda konuşan Görmez, "Konya'da 3 bin cami var, Kastamonu'da da 3 bin cami var. İstanbul'da da 3 bin cami var. Nüfus oranları dikkate alındığında camisi en az olan ilimiz İstanbul'dur" ifadesini kullandı.

Türkiye'deki cami sayıları üzerinden spekülasyon yapmanın doğru olmadığını belirten Görmez, nüfus oranları dikkate alındığında şehirlerdeki cami ihtiyacının önemli boyutlara ulaştığını kaydetti.

"Camilerin yüzde 75'i, nüfusun yüzde 25'inin yaşadığı köylerde"

Türkiye'de 15 ile 20 milyon arasında kişinin cuma namazı kıldığına dikkati çeken Görmez, "Bu zenginliğimizdir. Biz hamd ediyoruz. Bu insanların üçte biri cuma namazını yer bulamadığı için sokakta kılıyor. 85 bin cami var. Doğru, ama bunların 60 bine yakını köy camisi. Nüfusun yüzde 25'i köylerde yaşarken, camilerin ise yüzde 75'i köylerde bulunuyor. Nüfusun yüzde 75'i şehirlerde yaşarken, camilerin yüzde 25'i şehirlerde bulunuyor. Bunları göz önünde bulundurmak zorundayız. Bayram namazında ise durum daha da değişiyor,
bayram namazı kılan vatandaşların yarısına yakını namazlarını sokakta kılıyor" ifadesini kullandı.

"Cami ve okul sayısını camiyle kıyaslamak yanlış"

Son zamanlarda hastane ve okul sayılarıyla cami sayısını mukayese etmek gibi bir yanlışlığa düşüldüğünü aktaran Görmez'in "Bu ülkede herkes mümin ama herkes hasta değil, böyle yanlış bir mukayese olamaz. Biz camiyi ve mabedi İstiklal Marşı'na yerleştirmiş tek milletiz" şeklinde konuştuğu belirtildi.

İslam Medeniyeti'nde, caminin hayatın kalbi olduğunu belirten Görmez, yeryüzünün Müslümanlar için mescit kılındığını, camilerin sadece ibadet için değil, aynı zamanda kalpleri, ruhları birleştirmek için var olduğunu hatırlattı.