NEW YORK – Suriye'nin Birleşmiş Milletlerdeki Daimi Temsilcisi Beşşar el Caferi; Uluslararası Güvenlik Konseyindeki ABD, Fransa ve İngiltere temsilci heyetlerinin Suriye'deki durumlara ilişkin parçalanmış bilgiler takdim ettiklerini ve Konsey yönetimini kötüye kullandıklarını belirtti.

Güvenlik Konseyinin dün akşam Homs Kentindeki durumlara ilişkin düzenlediği kapalı oturum ardından düzenlediği basın konferansında Caferi; ABD, Fransa, İngiltere ve Batıdan oluşan diplomasi kokteylinin gerçekleri kabullenmeyi reddettiğini söyledi. Caferi bu diplomasinin Türkiye hükümeti ve daha başka rejimler tarafından başta Keseb’te olmak üzere Suriye genelinde desteklenen tekfirci terörü görmezden gelip sadece Homs Kentinin eski semtlerine odaklandıklarına dikkat çekti.

Caferi Güvenlik Konseyi üyeleri ve sekreterlik görevlilerinin bir dizi hatalarına işaret ederek, konseyin erekli icraatları alması amacıyla doğru bilgiler takdim etmediklerini ifade etti. Güvenlik Konseyinin tarihte daha önce Ruanda, Irak, Libya, Lübnan, Somali ve daha başka devletlerde olduğu gibi yanlış yönlere saptırılmasına çalışıldığını belirten Caferi; söz konusu devletlerin BM’de egemen ve bağımsız bir devlete karşı politika ve hedeflerinde konseyi alet olarak kullandıklarına işaret etti.

Suriye hükümetinin BM genel sekreteri ve Güvenlik Konseyi başkanına Türkiye hükümetinin Suriye'nin egemenliği ve bağımsızlığına tekrarlanan saldırıları konusunda 5 eş mektup gönderdiğini ve belgeli bilgiler takdim ettiğine dikkat çeken Caferi; ABD, Fransa ve İngiltere temsilcilerinin Güvenlik Konseyinde hiçbir harekette bulunmadıklarına dikkat çekti.

Caferi Suriye hükümetinin geçen birkaç ay içinde Homs Kentinin eski semtlerinden 2700 sivilin çıkmasına izin verdiğine işaret ederken, bu sivillerin şu an güvenli bölgelerde normal bir şekilde yaşamlarını sürdürdüklerine dikkat çekti. Suriye hükümetinin eski semtlerde kalan ve sayıları 170’i bulan sivillerden de benzer şekilde çıkmalarını talep ettiğini belirten Caferi; bunların ya teröristlerin yakınları olmaları ya da teröristlerin baskıları nedeniyle bu semtlerden ayrılmayı reddettiklerinin altını çizdi.

Homs Kentinin eski semtlerinde dışarı çıkmayı reddeden bu 170 sivilin yanı sıra 2 bine yakın teröristin bulunduğunu açıklayan Caferi; bu teröristlerin büyük çoğunluğunun yabancı olduklarına vurgu yaptı. Caferi ABD, Fransa ve İngiltere temsilcilerinin bu semtlere odaklanmalarının temel nedeninin de bu olduğunu belirtti.

Güvenlik Konseyinden Suriye'de terörü destekleyen hükümetlerin bu desteklerini kesmelerine zorlayacak etkin icraatlar almasını talep eden Caferi; Suriye halkının bildiri yada kağıt üzerinde kınamalar değil de etkin icraatlar istediğinin altını çizdi.

Caferi Suriye'de yaşanan terör ve masum kanların akıtılmasına dibe kadar bulaşan hükümetlerin olduğunun artık herkes tarafından bilindiğine dikkat çekerek, Türkiye hükümetinin Şam kırsalı Doğu Ğuta Bölgesinde kimyasal silahların kullanılmasındaki rolüne ilişkin çıkan medya raporları ve Türkiye Dışişleri Bakanlığında yapılan bir toplantının ses kaydına vurgu yaptı.

ABD’nin Suriye'de siyasi çözümü desteklediğine ilişkin açıklamalarının çelişkilerine dikkat çeken Caferi Suriye'de şiddet ve terörün tırmanmasıyla birlikte siyasi çözümün engellenmesinin temel sorumlularının ABD, Fransa ve İngiltere olduklarını vurguladı.

‘Hazm Hareketi’ olarak bilinen oluşuma ilişkin bir soruya cevabında Caferi; bu tekfirci hareketin Kaide Örgütünün Suriye kolu olan Nusra Cephesinin bir parçası olduğunu, Suriye'nin de bu hareketin uluslar arası terör listesine alınmasını talep ettiğini belirtti.