ABD'nin liderliğindeki Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) askeri ve siyasi yapısında, son dönemde Ukrayna krizi ve Kırım'ın ilhakı üzerine yaşanan gerilim nedeniyle, "öngörülmeyen ve yeniden canlanan tehlike" olarak tanımladığı Rusya ile yıllarca sürebilecek çekişmeye uyumlu olacak şekilde revizyona gidiyor. Birlik aynı zamanda IŞİD gibi örgütler ve siber savaş alanlarında da revizyona gitmeyi planlıyor. Bu amaçla birlik Brüksel'de bir araya geldi.
ABD Savunma Bakanı Ashton Carter da, NATO'nun caydırıcılık ve karşılık verme kabiliyetlerini, "Rusya'nın Vladimir Putin döneminde ve hatta sonrasında değişmeyebileceği” öngörüsüyle revize etmesi gerektiğini dile getirdi.
“Barışçıl dönem sona erdi”
Rus ordusunun geçen hafta nükleer envanterine 40 yeni kıtalar arası ve balistik füzenin katılacağını açıklaması, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in Rusya'nın savaş tehdidi oluşturduğu suçlamasıyla karşılandı. Rusya ile 20. yüzyıl boyunca çekişme içinde olan Polonya'nın Savunma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tomasz Siemoniak, "Soğuk Savaş'tan sonra yaşanan barışçıl dönem artık sona erdi. Avrupa çapında durmadan yeni krizler patlak veriyor. Kamuoyunun bunu idrak ettiğinden emin olmalıyız" yorumunu yaptı.
NATO savunma bakanları yaşanan son gelişmeleri ele almak üzere Brüksel'de bir araya gelirken, iki gün sürecek toplantıda ittifakın revizyonuna yönelik yeni kararlar alınması gündemde. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, savunma bakanlarının, ittifakın mukabele gücünü 30 binden 40 bin askere çıkarmayı planladığını açıkladı.
Stoltenberg Brüksel'e giderken gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bugün kolektif savunmamızı güçlendirmek üzere kararlar alacağız. Bunu yapacağız çünkü NATO yeni ve daha fazla mücadele gerektiren bir güvenlik ortamıyla başa çıkmak zorunda" dedi.
Hızlı hareket edebilen öncü kuvvet
Geçen Şubat ayında Brüksel'de yapılan toplantıda 5 bin karacıdan oluşan çokuluslu ve hızla konuşlandırılan bir gücün oluşturulması konusunda fikir birliğine varan NATO savunma bakanlarının, bu toplantıda herhangi bir NATO üyesinin Rusya veya başka bir dış güç tarafından tehdit edilmesi durumunda 48 saat içinde yardıma hazır olması planlanan bu "öncü kuvveti" tamamlamak için gerekli özel kuvvet ile hava ve deniz birlikleri konusunda kararlar alması bekleniyor.
NATO Genel Sekreteri, hızla devreye sokulacak bu kuvvetin, NATO'nun 28 üyesinin aciliyet durumunda bu gücün nasıl kullanılacağı konusunda hızla fikir birliğine varamaması halinde manasız olacağını ifade ederek, daha hızlı kararlar alınması için ilerisini planlama kabiliyetlerini geliştireceklerini söyledi. Savunma bakanlarının bu çerçevede "siyasi ve askeri karar almayı hızlandıracak" yeni bir mekanizma konusunda da karar alması planlanıyor.
ABD: Bu güce büyük katkı sunacağız
ABD'nin NATO Büyükelçisi Douglas Lute ülkesinin bu bağlamda ittifaka stratejik hava taşıma kapasitesi dahil olmak üzere büyük ölçekte katkı sunacağı öngörüsünde bulundu.
Yine NATO savunma bakanlarının, NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Komutanı Philip Breedlove'a, askerleri mobilize etmesi ve konuşlanmaya hazırlaması için daha fazla yetki vermesi de toplantının gündeminde.
Stoltenberg böyle bir konuşlandırma durumunda üye ülkelerin, ittifakın eylemleri üzerinde "tam siyasi kontrole" sahip olduğunu da vurguladı.
Baltık bölgesine sevkiyat
Estonya'yı ziyaret eden ABD Savunma Bakanı Ashton Carter da, Baltık ülkelerine 250 tank, ağır silahlar, Bradley piyade savaş araçları ve asker gönderileceğini açıkladı.
Obama yönetiminin İran ile yürütülen nükleer müzakereler, IŞİD ile mücadele ve Suriye'de barışçıl bir rejim değişikliğine gidilmesi yönündeki çabalar meselelerinde Rusya ile çalışmayı ümit ettiğini ifaden eden Carter, NATO'nun caydırıcılık ve karşılık verme kabiliyetlerini, "Rusya'nın Vladimir Putin döneminde ve hatta sonrasında değişmeyebileceği” öngörüsüyle revize etmesi gerektiğini dile getirdi.
