El-Ezher Üniversitesi Fıkh-ı Mukarin Bölümü Dekanı Dr. Ahmet Mahmut Kerime ile yapılan röportaj

İslam ümmetinin asıl belası Selefilerdir

 

Dr. Mahmut Kerime Vahhabiliğin şiddeti körükleyen ve yayan bir akım olduğuna dikkat çekti, şöyle konuştu: Aslında Vahhabi olan cihatçı selefiler İslam ümmetinin başındaki asıl musibeti oluşturmaktadır. Hem Şia uleması hem de Sünni uleması vahdet içinde hareket etmeli ve bu akıma karşı ciddi şekilde mücadeleye girişmelidirler.

 

Dr. Mahmut Kerime sözlerine şöyle devam etti: Ben tekfirciliğe karşıyım ve bunu her platformda ifade etmekten de kaçınmıyorum. Tekfircilikle mücadele konusunda birçok kitap yazdım. “el-Cihad fi’l-İslam”, “İslamun bila Firak”, “Fıkhu’s-Selam fi’l-İslam”, “Fitnet’u’t-Tekfir” ve “Hurmetu’t-Tekfir” bunlardan bazılarıdır.

 

El-Ezher Üniversitesinde Fıkh-ı Mukarin bölümü dekanlığı görevini yürüten Dr. Mahmut Kerime İran İslam cumhuriyetine ikinci kez geldiğini, ancak Kum kentine ilk defa geldiğini söyledi. Kum kentinde birçok ilim merkezini ve ilmi şahsiyetleri ziyaret etme imkânı bulduğu için bu yolculuğunun çok verimli olduğunu kaydeden Dr. Kerime İslam ümmetinin içinde bulunduğu sıkıntılı günlerden ancak İslami vahdetin sağlanmasıyla kurtulabileceğini söyledi ve şöyle konuştu: İslami vahdetin sağlanabilmesi içinse bunu engelleyen faktörler ortadan kaldırılmalıdır. Şiilerin Sünni olması veya Sünnilerin Şii olmasını beklemek doğru değildir ama Şiilerin Sünnilere, Sünnilerin de Şiilere saygı duyması gerektiği bilincini oluşturmamız gerekir. Eğer bu bilinç oluşursa vahdet sağlanır. Ancak tekfircilik zihniyeti bu bilincin oluşmasının önündeki en büyük engeldir. İslam uleması bu engeli ortadan kaldırma noktasında birleşmelidirler.

 

Dr. Kerime sözlerine şöyle devam etti: Bugün tekfirci grupların işlediği cinayetler Allah’ın izniyle Yüce İslam dininin güzelim yüzünü çirkinleştiremez, fakat Müslüman toplumları çirkin göstermektedir. İslam dininde bu cinayetler kesinlikle haram ve yasaktır.

 

Kur’an-ı Kerim bize dini ikame ederken dinde ayrılık ve tefrikacılığa düşmememizi emrediyor.

 

İslam Peygamberi (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Ahir zamanda bir grup kimse ortaya çıkacak ki onların yaşı az ama arzuları uzun ve ahmakça olacak. Allah’ın kelamını tilavet ettikleri halde bir okun yaydan çıkması gibi dinden çıkacaklar. Onlar, Kur’an’dan en uzak kimseler oldukları halde insanları Kur’an’a ve Allah’ın kitabına davet edecekler. Kur’an’dan hiçbir şey anlamadıkları halde onu okuyacaklar… Bu hadis devam ediyor ve Peygamberimiz sonunda şöyle buyuruyor: Eğer ben onların yaşadığı zamanda hayatta olursam Ad kavmi gibi onları ortadan kaldıracağım. O halde sizler de onları gördüğünüzde onlara karşı savaşın; zira onlarla savaşan kimse için büyük mükâfat vardır.

 

Bugün bu cinayetleri işleyenler Resulullah’ın (s.a.a) hadisinde zikri geçen zamanımızın Haricileridir. Tekfirci Vahhabi zihniyetten beslenmektedirler. Bu akım İslam ümmetinin başındaki asıl musibeti oluşturmaktadır. Ümmet topyekûn bunlara karşı savaşmalıdır.

 

safaqna