Dikta Suudi hanedan rejiminin Suriye'deki tekfirci terör örgütlerini doğrudan örgütleyip desteklemesi, petrol savaşı başlatıp, petrol fiyatını batılı güçler lehine düşürmesi, Yemen'e saldırıp, 6 bini aşkın Müslüman ve masum Yemenli insanı şehit etmesi, binlerce Yemenliyi yaralaması, çerçevesinde oluşan milyonlarca dolar savaş masrafları, bu ülkede bütçe açığına sebep oldu.
Amerika'nın ekonomik derecelendirme kuruluşu "Standart & Poor's"un raporuna göre, Suudi Arabistan mali derecesi, henüz menfidir. Nitekim Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's, Suudi Arabistan'ın kredi notunu "AA-"den "A+"ya düşürdü, not görünümü "negatif"te bıraktı. Söz konusu kurulştan yapılan yazılı açıklamada, Suudi Arabistan'ın yerli ve yabancı para cinsinden kredi notunun "AA-"den "A+"ya düşürüldüğünü bildirdi.
Suudi Arabistan'ın mali gelirlerinin %80'ini petrol ürünlerinden sağladığına işaret eden kuruluş, not indirim kararına gerekçe olarak düşen petrol fiyatlarıyla artan bütçe açığını gösterdi. Arabistan'da hüküm süren Suudi krallık rejimi, petrol gelirlerine dayanarak, Ortadoğu ile Arap dünyasında liderlik üstlenme iddiasındadır. Arabistan mazlum halkını Diktatörlükle yöneten Suudi krallık rejimi, Ortadoğu ve kuzey Afrika ülkelerindeki halk uyanışı ve inkılapçı hareketlerinden korkarak, söz konusu İslam ve Arap ülkelerindeki halk kıyamlarını bastırma görevini üstlenip, halkların özgürlük mücadelesine açık bir savaş açtı. Suudi krallık rejimi tehditler ve baskılarla hanedan rejimleri ve petrol zengini olan Birleşik Arap Emirlikleri ile Kuveyt'i ve yoksul olan Ürdün krallığını ise petro dolar rüşvetleriyle kendi safına çekti. Suudi krallık rejimi Amerika ve İngiltere'nin direktifleri doğrultusunda Arap ülkelerindeki halkın özgürlük ve demokrasiyle bağımsızlık mücadelesini yenilgiye uğratmak amacıyla çeşitli yöntemler kullandı.Bahreyn halkını, asker göndererek kanlı bir şekilde bastırmaya çalıştı. Suudi hanedan rejimi Irkçı İsrail rejimiyle kurduğu ittifak doğrultusunda, Suriye hükümetini devirmek için tekfirci terör örgütlerini besleyip Türkiye ve Ürdün ile Katar topraklarında eğitip donattı. Mısır'da Selefi Vahhabi partiler ve örgütler aracılığıyla kargaşa ve terör estirerek, İhvanü'l Müslimin hareketine sızarak, bu hareketi parçalayarak askeri darbeyi destekledi. Suudi krallık rejimi Amerika'yı temsilen Suriye'de terör örgütlerini besleyip Suriye halkına yıkım ve katliamlar dayattı.
Amerika karşısında direnen İran İslam Cumhuriyeti ile Rusya ve diğer petrol üreticisi ülkeleri zayıf düşürmek, özellikle İran ekonomisine darbe indirmek ve İran İslam Cumhuriyeti'nin Suriye halkının tekfirci terörizme karşı savaşının desteklemesini önlemek amacıyla sinsi bir plan üzerine petrol arzını arttırıp, petrolü ucuz fiyatla dünya piyasalarına sürerek, petrol fiyatını düşürdü.
Suudi krallık rejiminin bu saldırgan ve batılı güçlerle Siyonist güç odaklarına hizmetkarlığına karşılık ağır bedel ödeme zorunda kaldı. Yemen halkına karşı savaşta kayaya çarptı ve yaptığı insanlık ve İslam dışı saldırılarına rağmen hezimete uğratıldı. Çok sayıda askerini de kaybetti. Askeri merkezleri Yemen ordusu ve Husi direnişçilerce imha edildi. Bütün bu gelişmeler Suudi krallık rejimini çöküşe doğru sürüklemektedir. Nitekim İMF raporlarına göre, Suudi Arabistan'ın yıl sonundaki bütçe açığı 100 milyar dolara varacaktır.
Seyid Rezi İmadi
